Liderlerimiz Derste

İşte, hayatı çaresizliklerle dolu bir adamın zafer destanı

13.11.2018 743

İşte, hayatı çaresizliklerle dolu bir adamın zafer destanı: 

7 yaşındayken babasını kaybetti ve yetim kaldı. 

8 yaşında okuldan alındı ve köyde yaşadı. 

10 yaşında yüzü kanlar içinde kalacak şekilde, yeni okulundaki hocasından dayak yedi. 

17 yaşında hayalindeki okulun istediği bölümü için gerekli not ortalamasını tutturamadı. 

24 yaşında tutuklandı, günlerce sorguya çekildi ve 2 ay tek başına bir hücrede hapis yattı. 25 yaşında sürgüne gönderildi. 

27 yaşında kendisinden bir yaş büyük meslektaşı kendisinin de üyesi olduğu derneğin çalışmaları ile kahraman ilan edilirken, kendisi hiç önemsenmiyordu. Doğduğu şehrin merkezinde rakibi törenlerle karşılanırken o kalabalık arasında yalnız başına olanları izliyordu. 

30 yaşında kendisi başka şehirleri düşman işgalinden kurtarmaya çalışırken, doğduğu şehir düşmanların eline geçti. 

30 yaşında amiri onu kendisinden uzaklaştırmak için başka görev almasını sağladı. Yeni görevinde fiilen işsiz bırakıldı. Aylarca boş kaldı. 

37 yaşında böbrek hastalığından Viyana’da iki ay hasta ve yalnız halde yattı. 

37 yaşında komutan olarak yeni atandığı ordu dağıtıldı. 

38 yaşında Savunma Bakanı tarafından görevden alındı. 

38 yaşında bir toplantıda giyebileceği bir tek sivil elbisesi bile yoktu ve başkasından bir redingot ödünç aldı. Ayrıca cebinde sadece 80 lirası vardı. 

38 yaşında kendisi için tutuklama kararı çıkartıldı. 

38 yaşında en yakın beş arkadaşından üçü, onun kongre temsil heyetine üye olmaması için oy kullandı. 

39 yaşında idam cezasına çarptırıldı. Sonra ne mi oldu? 

42 yaşında Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı oldu. 

Okuduğunuz hikaye, efsanevi lider Mustafa Kemal Atatürk’e aittir.
Şimdi düşünün sizin başarılı olmanızı engelleyen ama Atatürk´ün karşısına çıkmamış bir engel var mı?

Başarınızın önündeki engel ne? Paranız mı yok? Atatürk´ünde yoktu! Sağlığınız mı bozuk? Atatürk´ünde bozuktu! Çevrenizde sizi çekemeyenler mi var? Atatürk´ünde vardı! Bazı yakın arkadaşlarınız sizi arkadan mı vurdu? Atatürk´e de vurdular! Aileniz çok zengin değil miydi? Atatürk´ün de değildi! Amirleriniz hakkınızımı yiyor? Atatürk´ünkini de yemişlerdi! Sizden daha beceriksiz ama hırslı insanlar sizden daha hızlı yükselip
size amirlik mi yapıyor? Atatürk´ünde başına gelmişti! Geçmişte bazı denemelerinizde başarısız mı oldunuz? Atatürk de olmuştu! Hakkınızda idam fermanı çıktığı için mi başarılı olamıyorsunuz? Atatürk´ünde başına gelmişti!

Kendinizi en çaresiz, en aciz, en şanssız hissettiğiniz anda Atatürk’ü düşünün. Ben öyle yapacağım...

Kaynak: Mumin Sekman